16 Şubat 2011 Çarşamba
Şebnem Ferah Aşk Tesadüfleri Sever Flim Müzikleri
AŞK TESADÜFLERİ SEVER
AŞK TESADÜFLERİ SEVER
Aşk tesadüfleri sever ,gerçekten Türk filmleri içinde son dönemdeki abidik gubidik filmlere göre oldukça başarılıydı .Söz konusu Türk filmi olunca destek için sinemaya gitmeye çalışanlardanız .Sevgililer gününde ise bu filmi izlemek için sinemaya gittik doğru bir seçimiydi bilemiyorum :).Çünkü ağlamaktan içimiz kıyıldı ben bi taraftan eşim bi taraftan ağla ağla bir hal olduk .Çıktığımızda ağlamaktan gözümdeki rimel ve göz kalemi göz yaşlarım sayesinde tek vücüt olmuş akmış ve sonuç panda gibi olmuştum :) .
Severiz biz böyle hikayeleri Türk'üz var kanımızda bi arabesklik ,göz yaşı oldu mu aşk da varsa hele birde imkansızlıklar tam bizliktir.Konuyu burdan anlatmak olmaz gidin izleyin derim .Hikayesi ,kurgusu,çekimler ve müzikler oldukça başarılı .İzlenmeli diyorum .
Diğer taraftan bu sadece benim düşüncem algılayışım olabilir ; yine bir konu alıntısı olmuş gibime geldi .Ben bu filmi izlediğimde direkt İnternetde ve emailerle bi dönem dolaşan bir klip gözümün önüne geldi.o klipte de müzik ve hikaye kurgusu çok iyiydi .İzleken ne bileyim o japon klip aklıma geldi :) İzleyenler mutlaka hatırlar izlemeyenler ise http://www.izlesene.com/video/fotografc%20ierkekkuaforkizinaskijapondegilkor/1213775 bu linkten izleyebilirler. Sonuç olarak sezarın hakkı sezara Mehmet Günsur 'un hakkı yerli oscara :) Adam bu kadar mı iyi oynar söyelecek söz bulamıyorum kısaca mükemmeldi .Şimdi izlemeyenler olduğu için anlatamıyorum ama günboyu hastahanelerde çalışan biri olarak ben gözlemlesem ancak bu kadar olurdu :) mimikleri, attığı adımları, kesik öksürüğü ,bakışı herşeyi on numaraydı :) Sevgili Belçim bilgin'de bu film sayesinde Yılmaz Erdoğan'ın eşi rolünden sempatik ve güzel oyunculuğa terfi etmiş bence. Ne dersiniz? İzleyin ve sonrasında benzerlik var mı diye buradan yorumlarınızı paylaşın tartışalım ;))
İyi seyirler
Aşk tesadüfleri sever ,gerçekten Türk filmleri içinde son dönemdeki abidik gubidik filmlere göre oldukça başarılıydı .Söz konusu Türk filmi olunca destek için sinemaya gitmeye çalışanlardanız .Sevgililer gününde ise bu filmi izlemek için sinemaya gittik doğru bir seçimiydi bilemiyorum :).Çünkü ağlamaktan içimiz kıyıldı ben bi taraftan eşim bi taraftan ağla ağla bir hal olduk .Çıktığımızda ağlamaktan gözümdeki rimel ve göz kalemi göz yaşlarım sayesinde tek vücüt olmuş akmış ve sonuç panda gibi olmuştum :) .
Severiz biz böyle hikayeleri Türk'üz var kanımızda bi arabesklik ,göz yaşı oldu mu aşk da varsa hele birde imkansızlıklar tam bizliktir.Konuyu burdan anlatmak olmaz gidin izleyin derim .Hikayesi ,kurgusu,çekimler ve müzikler oldukça başarılı .İzlenmeli diyorum .
Diğer taraftan bu sadece benim düşüncem algılayışım olabilir ; yine bir konu alıntısı olmuş gibime geldi .Ben bu filmi izlediğimde direkt İnternetde ve emailerle bi dönem dolaşan bir klip gözümün önüne geldi.o klipte de müzik ve hikaye kurgusu çok iyiydi .İzleken ne bileyim o japon klip aklıma geldi :) İzleyenler mutlaka hatırlar izlemeyenler ise http://www.izlesene.com/video/fotografc%20ierkekkuaforkizinaskijapondegilkor/1213775 bu linkten izleyebilirler. Sonuç olarak sezarın hakkı sezara Mehmet Günsur 'un hakkı yerli oscara :) Adam bu kadar mı iyi oynar söyelecek söz bulamıyorum kısaca mükemmeldi .Şimdi izlemeyenler olduğu için anlatamıyorum ama günboyu hastahanelerde çalışan biri olarak ben gözlemlesem ancak bu kadar olurdu :) mimikleri, attığı adımları, kesik öksürüğü ,bakışı herşeyi on numaraydı :) Sevgili Belçim bilgin'de bu film sayesinde Yılmaz Erdoğan'ın eşi rolünden sempatik ve güzel oyunculuğa terfi etmiş bence. Ne dersiniz? İzleyin ve sonrasında benzerlik var mı diye buradan yorumlarınızı paylaşın tartışalım ;))
İyi seyirler
Etiketler:
aşk tesadüfleri sever,
belçin bilgin,
guncel,
japon klip,
mehmet günsur,
türk filmi,
yılmaz erdoğan
13 Şubat 2011 Pazar
AşK
AşK'ın son hali
Yazının rengide konu başlığına uygun olsun değil mi? Sevgililer günü dayatması altında yılda bir olsa da heryerde AŞK ve kırmızı kalpler var.Ve bundan dolayı çok mutluyun . Ben her türlü seramoniyi seven biriyim bana göre 365 gün kutlanmaya değer . Doğum günleri , evlilik yıl dönümleri ,tanışma ay ve yıl dönümleri , ilk iş, ilk maaş,doğum ,diş buğdayı , tay tay durdu günü , yani kısacası coca cola gibiyim her şeyin kutlanması gerektiğine inanıyorum .Kutlamalar insanların farklılıklarını kaldırır ortak bir amaç doğrultusunda bir araya getirir ne renk kalır ne dil ne din herkes bir olur bu yeri gelir sevgililer günü olur yeri gelir yıl başı olur kısaca bu anlarda herkes bir yürek olur.
Yukarıda fotoğrafta görüldüğü gibi bu da bizim AşK'ımızın son hali yani Evlendik :) 4 yıldır birlikteyiz ve bunun 2,5 yılı imzalı bir aşk halinde geçiyor ...:) Zaman zamanAşK nedir diye konuşurken bende herkes kadar yorum yapmış bilip bilmeden hummalı tartışmalara girmişimdir.AşK şudur, budur, bu olmalıdır, bu olmamalıdır demişimdir. Ama şuanda katlanan ,şekil değiştiren , çikolata ve vanilya kokan,güven dolu ,sıcak , huzurlu bir AşK içerisindeyken AşK nedir dense ? Kaparım gözümü başlarım sıralamaya
AşK sevgililer gününü beklemeden hediye almaktır.
AşK sevgililer gününü beklemeden yemeğe çıkmaktır.
AşK sevgililer gününü beklemeden sevgi sözcüklerini sıralamaktır.
AşK sevgililer gününü beklemeden küçük tatil kaçamakları yapmaktır.AşK sevgililer gününü beklemeden süpriz yapmaktır.
AşK nöbet tutarken yanında olmaktır.
AşK hasta olduğunda sana hazır çorba yapmasıdır.
AşK pazar sabahı süpriz hazırlanmış kahvaltı sofrasında prenses gibi salınmaktır.AşK sen çalışırken seninle hastahane hastahane yanında olup destek olmaktır.
AşK işi dolayısı ile şehir değiştirirken haritada neresi olduğu mühim olmadan onunla gitmektir.
AşK pazar günü herkes dışarıda olurken o filmlerini okurken yanında kitap okumaktır.
AşK senin arkadaşını sevmediği halde ses çıkarmamasıdır.
AşK onun arkadaşını sevmediğin halde hizmet etmektir.
AşK birken iki olmaktır.
AşK ona güvenip tek başına herkese kafa tutmaktır.
AşK kurufasülyeden nefret ettiğin halde ona pişirmektir.
AşK rüyanda kabus görüp uyanıp yanında olduğunu görünce rahat nefes alıp uyumaktır.
AşK kariyer beklentini hiçe saymaktır.
AşK ona benzeyeceğini düşündüğün miniğin annesi babası olmaktır.
AşK seni mutlu etmek adına çırpınmaktır.
AşK sevgi dolu gözlerle bakmaktır.
AşK buselerle uyandırılmaktır.
AşK sırtını kaşıyarak uyutulmaktır.
AşK tavlada bilerek yenilmektir.
AşK kahkahalarla dart oynamaktır.
AşK scrabble oynarken hile yapmaktır.AşK uzun tatil planları yapmaktır.
AşK balayında sırt çantasını takıp onun hayalini gerçekleştirebilmektir.
AşK senin sağlığını kendisininkinden fazla düşünmesidir.
AşK onun için yemek pişirmektir.
AşK birlikte yaşlanmaktır.
AşK vsvsvsvsvsvsvsvsvsvsvsvsv......
AşK odur budur yada şudur ama bizimkisi bir güne yada buraya sığmayacak durumda herşeydir ...
Herşeyimsin bir tanem sevgiler günümüz kutlu olsun.
Etiketler:
aşk,
guncel,
sevgiler günü
Atıştırmalık Un Kurabiyesi
ATIŞTIRMALIK UN KURABİYESİ
Un kurabiyesi nedense bana çok zor gelmişti taki kendim yapana kadar. Yapımı oldukça kolay sık yapılabilir bir kurabiye. Görünümü sert ama ilk ısırışta kendini tarumar edercesine ağzınızda dağılıyor:) hemen malzemelerine geçelim.
Malzemeler.
250 gr margarin diyor ama ben tereyağ kullanıyorum.
200 gr pudra şeker
3.5 su bardağı un
2 yemek kaşığı badem (soyulmuş)
kurabiye adeti kadar karanfil
Yapılışı .
Oda sıcaklığında yumaşamış terayağını derin bir kaba alın , pudra şekerini de ekleyip karıştırın. Bu arada bir püf noktası var unu azar azar ilave ediyoruz. En az 9-10 dakika hamurumuz bembeyaz oluncaya kadar yoğuruyoruz. Ele yapışmayan bir hamur elde etmemiz lazım. Hamuru çok eğlenceli böyle köpükmüş gibi hissettiriyor. Hafifmiş gibi bir hissi var . Hamur kulak memesi kıvamında olduğunda ikiye bölüyoruz. Kulak memesi kıvamı diyoruz ama bu olay çok garip geliyor sanırım sadece alışkanlık! çünkü bazı insanların kulak memesi böyle minicik ve sert. O yüzden eline aldığınızda elinize yapışmıyor ve doygun bir yumuşaklıkta ise istenilen o yumuşaklık. İçimde kalmıştı bu konuya da açıklık getirmiş oldum. Devam edelim istersek kakao ekleyerek kakaolu un kurabiyeside yapabiliriz. Amaaa... bence un kurabiyesi bembeyaz olmalı :)
Çocukluğumda pastanelerde böyle kocaman üzeri çizikler olan un kurabiyelerini görünce çok sevinir annemden almasını isterdim. Aldığında ise sadece bir iki ısırır bırakırdım doygunluk gelirdi. Nedenini yeni anlıyorum 250 gr margarin gerçekten fazla bir miktar o yüzden yılda bir iki yada özel bir misafiriniz için yapılsa sağlık açısından daha iyi olabilir. Ben bu kurabiyeyi çocukluğumda bitiremediğim için küçük toplar halinde yapmayı tercih ettim. Aslında becerebilseydim armut şeklinde yapacaktım ama gece saat 01.00 civarı yaptığım için uğraşamadım .
Hamuru ikiye bölmüştük ya elinizde yada masanın üzerinde bu ikiye bölününen hamurları kendi içinde de ikiye üçe bölelelim ve rulo haline getirip belli aralıklarla kesip elimizde ya benim gibi yuvarlayıp şekle sokalım yada becerebiliyorsanız armut şekline getirelim .Elma yada armut şeklindeki hamurlarınıza sap görüntüsü versin diye üzerlerine karanfilleri saplayalım.
Kurabiyelerin kendisi yağlı olduğu için tekrar tepsiyi yağlamaya gerek yok ama ben rahat çıkarmak için yağlı kağıt serip üzerine aralıklarla yerleştirdim. 10 dakika önceden ısıttığım fırını 175 dereceye ayarlayıp 15 dakika üzeri hafif pembiş oluncaya kadar pişirdim. Bekletmeden çıkardım. Hamur yağlı olduğu için kendi sıcaklığı ile pişmeye devam eder. Hafif ılıkken pudra şekeri serpip servise hazır hale getirebiliriz. Bir dahaki sefere yarısını glazür çikolataya batırıp dondurmayı düşünüyorum .Çok güzel bir görüntü olacağı kesin.
Afffiyet olsun .
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)